Ana içeriğe atla

Sağlığı Korumak İçin Genel Tavsiyeler - Dr Aidin Salih

Hadis-i Şerif'de buyruldu ki: "ilaçların hayırlısı burna çekilen ve ağızdan alınan ilaçlar, müshil, hacamat ve sülükle kan aldırmaktır.'' • Güneş doğmadan kalkmak, güneşin doğuşundan sonraki 45 dakika içinde ve güneş batarken uyumamak gerekir. Bu saatlerde uyku, yorgunluk, tembellik ve hastalığı artırır. Çünkü bu saatlerde vücutta, bütün sistemleri dengeleyen hormonlar üretilir. Uykuda bu süreç yavaşladığı için fiziksel, psikolojik ve ruhsal rahatsızlıklara yol açar. • Ağız içi sağlığından sorumlu mikroflorayı yokettiği için diş macunu kullanmamak, yerine ev sirkesi, kaya tuzu çözeltisi, toz zencefil, misvak kullanmak gerekir ("Ağız Sağlığı" bölümüne bakınız.) • Her hastalığın temelinde sindirim bozukluğu olduğu için, dönüşümlü olarak zencefil, kekik, kimyon, kişniş, mercanköşk, hardal, zerdeçal, kakule, çemen ve biberiye kullanmak gerekir. Bunlar sindirimi rahatlatır, iltihabı kurutur, gastrit ve H-pylori enfeksiyonuna son verir, mide ve bağırsakları güçlendirir ve mikroflorayı canlandırır. • Başağrısı, hazımsızlık, geğirme, ekşime olduğunda, tansiyon ve kan şekeri yükseldiğinde yapılacak en doğru şey kusmaktır. ("Kusma" bölümüne bakınız.) • Her yıl yaz aylarında burna acı kavun suyu çekmek, sinüslerin sağlığını, beyin ve omurgada kan-sıvı dolaşımını korur. ("Acı Kavun" ve "Epilepsi" bölümüne bakınız) • Mide, bağırsak ve karaciğer enzimlerini artırmak, sindirim ve kan üretimi gibi bütün süreçleri düzeltmek için hergün roka, ıspanak, hindiba, kereviz, maydanoz, semizotu gibi her türlü yeşillik ve havuç, kırmızı pancar, soğan, limon suyu ve zeytinyağı ile hazırlanmış salata yemek gerekir. • Saat 21'de sindirim durduğu için bu saatten sonra hiçbir şey yememek gerekir. • Her yemekten sonra büyük abdeste çıkmak gerekir. Büyük abdeste çıkmadıkça yemek yerine karpuz, incir, greyfurt, üzüm, havuç ve mevsim salatası yenebilir. Kronik kabızlık için aşağıdaki müshil ilaçları alınabilir: Magnezyum sülfat (İngiliz tuzu), hint yağı veya sinameki haftada bir; Sarısabır ilkbahar ve sonbaharda ( 4-6 gram 50-100 ml su ile eritilir ve içilir) birer defa kullanılabilir. ("Mide ve Bağırsaklar için Öneriler" bölümüne bakınız.) • Sarımsak yutmaya alışmak gerekir. 3 dişten başlanarak 21 dişe kadar artırılabilir. En azından yılda 1 defa bu şekilde 21 günlük sarımsak kürü yapılmalıdır. Bu kürler sırasında 10 gün boyunca her akşam bir baş sarımsak, 1 tatlı kaşığı çörekotu, 1 tatlı kaşığı ısırganotu tohumu dövülür, yarım çay kaşığı zencefil ve bal ile karıştırtlıp aç karnıma yenir. Ömür boyu her akşam 1-3 diş sarımsak yutmaya devam etmek gerekir. Çiğ soğan ve sarımsak kanser, alerji, enfeksiyon ve genetik mutasyonlara karşı bağışıklık sisteminin direncini artırır; idrar, balgam, safra ve adet söktürür, iltihabı kurutur, parazitleri öldürür, kanı ve iç salgı bezlerini temizler, tansiyon, kolesterol ve kan şekeri dengesini korur. • Her sabah taze sıkılmış meyve-sebze suyu içmek, hergün meyve ve salata yemek kanı ve organları temiz tutar, kalbi rahatlatır, huyu güzelleştirir, uyku ve yemeği azaltır, vücudun sağlığını, kuvvetini ve canlılığını korur. • Genetiği değişmemiş karpuz, hastalıklara karşı büyük bir nimettir. Çekirdekleri ile yemek ve günde 1-2 çay bardağı kabuğunun suyunu içmek böbrek taşlarını düşürür; karaciğeri ve böbrekleri kuvvetlendirerek temiz tutar. Genetiği değiştirelen, özellikle kabak aşılı karpuz kolite ve kron hastalığına sebep olabilir. • Halis zeytinyağı kan şekerini ve kolesterolü dengeler, basuru, karaciğer ve böbrek dokularını, iç ve dış yaraları iyileştirir. Kanserden korunmada, safra taşlarını eritmede ve damarları temizlemede etkilidir. Zeytinyağından maksimum fayda sağlamak için çiğ kullanmak gerekir. • Kanın akışkanlığını korumak için haftada 2-3 defa hayvani iç yağı yemek doğru olur. • Haftada 1-3 defa salatayla birlikte kan grubuna uygun bir et ve 1-2 defa balık yemek sindirimi rahatlatır, bağışıklık sistemini güçlendirir. ("Et" bölümüne bakınız.) • Yumurta taze olarak en fazla 9 10 günlükken yenebilir. Bayat ve 5 dakikadan fazla kaynatılmış yumurta ve yumurta tozu zehirlidir, allerjendir. Bayat yumurta eskiden sadece çimento yapımında kullanılırdı. • Kan dolaşımını düzeltmek ve korumak için her ilkbahar sülük kullanmak, yaz kış hacamat yaptırmak gerekir. ("Sülük Terapisi" ve "Hacamat" bölümüne bakınız.) Sindirimi bozmamak, toksik birikintilere ve karaciğer hastalıklarına engel olmak için: • Balık, tavuk, et, nohut, mercimek ve fasulyeyle birlikte süt ürünü kullanmaktan • Mide ve bağırsaklarda gaz oluşturan yiyeceklerden, • Sosis, salam, sucuk gibi karışık et ürünlerinden, • Fast food dan, • Dondurulmuş yarı hazır gıdalardan, • Mikrodalga fırında hazırlanan besinlerden uzak durmak gerekir. • Kavrulmuş ve beklemiş kuruyemiş, margarin, ayçiçek yağı, fındık yağı ve mısırözü yağı gibi rafine ve hidrojenize yağlar kolesterolü yükseltir ve damarlarda katı tıkanıklıklar oluşturur. ("Yağlar" bölümüne bakınız.) • Hazır yiyecek ve içecekler sağlığa son derece zararlıdır. Bunlar, böbrek, karaciğer, beyin ve üreme organlarında hasar, hafıza kaybı, konsantrasyon buzukluğu, kısırlık, diyabet, alerji, genetik mutasyonlar ve bugüne kadar bilinmeyen hastalıklara sebep olur. ("En Yaygın Kullanılan Katkı Maddeleri" bölümüne bakınız.) • "Doğal" olduğu söylenen vitamin ve ilaçların tamamı rekombinant DNA ürünüdür. ("Aromalar", "ilaçlar", "Bağışıklık Sistemi" ve "GMO" bölümüne bakınız.) Her yerde ve her üründe yaygın olarak kullanılmaya başlanan doğala özdeş aramalar ve parfümler tek başına bütün hastalıkları (özellikle ruhsal hastalıklar ve kısırlık) üretmek için yeterlidir. Müslümanlar için uyarı: ilaç firmalarının resmi açıklamasına göre kapsül, draje ve tablet yapımında sadece domuz jelatini kullanılmaktadır. Deli dana salgınından bu yana sığır jelatini üretimden kaldırılmıştır. ("ilaçlar" bölümüne bakınız.) • Deterjan kullanmaktan sakınmak gerekir. Yağ çözücü, kireç çözücü, lavabo açıcı ve her tür deterjan beyin dokularını tahriş eder, beyinde kan dolaşımını bozarak MS, alzheimer gibi nörolojik ve ruhsal hastalıklara sebep olur. Akciğerlerdeki bronşları ve alveolleri eriterek şişirir ve yıpratır; kana karışarak alerji, kısırlık ve kansere yol açar. Ayrıca, her yerde kullanılan kokular, dioksin, ftalat, kanserojen maddeler ve cinsiyet hormonları içerir. Bu maddeler, seçici olarak beyin ve üreme organlarında birikir; dokuları ve kan dolaşımını bozar, nörolojik ve ruhsal problemlere, hormon dengesizliği, varikosel, endometriozis, kanser ve kısırlığa sebep olur. ("Dioksin" "Aspartam", "Titanyum Dioksit" ve "Aromalar" bölümüne bakınız.) • Lenf sıvısının tuz oranını korumak için doğal kaya tuzu veya Himalaya tuzu tüketmek gerekir. Lenf sıvısında tuz kaybı bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve erken yaşlanmaya yol açar. Lenf sıvısı hücre metabolik atıkları ve yağ asitleri taşır. Büyük miktarda hücre atığı, ölü hücre ve yapay yağ metabolikleri içerir. Bu maddeleri metabolizmadan uzaklaştırmak için lenf sıvısının tuzlu olması gerekir. Günümüzde teşvik edildiği gibi tuz ve hayvani yağlardan uzak, bazik beslenme tarzı, lenf sıvısında tuz kaybına yol açar. Lenf sıvısı yeteri kadar tuzlu olduğunda, metabolik atıkları, osmotik basınçla, hücrelerden lenf damarlarına çekebilir. Yeteri kadar tuzlu olmadığında atıklar dokularda birikir, lenf sıvısının ağırlaşıp akıcılığını kaybetmesiyle lenf damarlarında ve lenf düğümlerinde tıkanıklıklar ve lenfödemi meydana gelir. • Mineral kalsiyum fazlalığından kurtulmak ve kanı sulandırmak için her gün limon suyu, greyfurt suyu, ev sirkesi veya şalgam suyu ile 30-50 gram taze zencefil suyu içmek, zaman zaman doğal ev yapımı turşu yemek gerekir. Bunlar aynı zamanda organizmada nitrit-nitrat, formaldehid, fenol ve klor gibi kimyasalların tahrip ettiği hasta, ölü ve kanserli hücrelerden meydana gelen ve kansere zemin hazırlayan günlük yaklaşık 500 gram bazik birikintiyi nötrolize eder ve organizmadan uzaklaştırır. Organik kalsiyum, yeşillik, tahin, taze ve kuru meyveden alınır. Uzun ömürlü süt, süt tozu içeren ürünler mineral kalsiyum kaynağıdır ve organik kalsiyumun yerini tutamaz. Mineral kalsiyum fazlalığı kireçleme ve kıkırdak doku ölümüne yol açtığı için esneklik kaybı, kemik iliğinde tahribat ve bununla bağlantılı hastalıklara ve erken yaşlanmaya sebep olur.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tıbbi İlaçların Zararları - Dr Aidin Salih

Amerika'da her yıl yaklaşık 250.000 kişi tıbbi hatalar yüzünden ölmektedir. Bunlardan 127 bini hastahanede, yanlış ilaç verildiğinden veya ilaçların yan tesirleri yüzünden ölmektedir. İlaçların yan tesirleri yüzünden hastane dışında ölenlere ait ise istatistik yoktur. Ancak onların sayısı mutlaka daha yüksektir. İlaçların yan tesirleri yüzünden hastalananlarla ilgili de hiçbir istatistik yoktur. Ancak tecrübeler gösteriyor ki, ilaçlar bütün hastalıkların temelinde yer almaktadır. Tıp literatürüne bakıldığında, ilaçların tahrip edici etkisiyle ilgili şu sonuçlara ulaşılır: Bazı ilaçlar kullanıldıkları dönemde, bazıları kullanımından haftalar, aylar, hatta yıllar sonra, bazıları ise doza bağımlı olarak yan etki gösterir. Birçok ilaç, kemik iliği dejenerasyonuna ve bunun sonucunda kemik iliği yetmezliğine ve ağır anemilere; karaciğer toksisitesine ve karaciğer yetmezliğine; böbrek yetmezliğine, kısırlığa ve başka birçok hastalığa neden olabilir. Hormonal sistemde dengesizliğe, DNA...

Aidin salih - "Uykusu çok olanın ruhu hasta, isi zordur".

Uykusu çok olanın ruhu hasta, işi zordur. Uykunun en iyisi 5 saati geçmeyendir. Yetişkin bir insan için 6 saat uyumak yeterlidir. Çocuklar ve ağır çalışanlar 7-8 saat, hastalar istedikleri kadar uyuyabilir. Saat 22-23'den 04-05'e kadar olan süre uyku için ideal zaman dilimidir. En geç, saat 24'e kadar yatmalı ve güneş doğmadan kalkmalıdır. Hazreti Ömer (radıyallahü anh) "Sabahın erken vaktinde uyumaktan sakınınız. Zira ağız kokusu, ruhi dengesizlik ve mizacın bozulmasına sebep olur", "Uyku, kuşluk vaktinde uyuyana akıl noksanlığı, ikindide uyuyana ise delilik getirir" demiştir. Güneş doğmadan kalkmak ve güneş batmadan uyumamak çok önemlidir, çünkü bu saatlerde bütün organları ve sistemleri faaliyete geçiren hayati hormonlar üretilir. Uyku sırasında bütün süreçler yavaşladığından hormonlar da yeteri kadar üretilemez. Dolayısıyla fazla uyku, hormon dengesizliğine ve buna bağlı hastalıklara, ayrıca ruhsal dengesizliğe sebep olur. Sağlıklı insanlar uykuda, s...

Hacamatın Faydaları - Dr Aidin Salih Geçek Tıp kitabı

Bir kimse ayın onyedi, ondokuz ve yirmibirinde hacamat olursa her dertten şifa bulur. Hadis-i Şerif Hastalıktan kurtulma veya sağlığı koruma amacıyla ölü hücre ve atık maddelerin yoğun olarak toplandığı belli noktalardaki tıkanıklık, kılcal damar ve ince damarlardan kirli kanı alma işlemine hacamat denir. Zamanımızda herkes karışık ve çok yediği, sentetik yağlar, katkılı yapay yiyecekler tükettiği, kimyasal ilaç kullandığı için hacamata ihtiyaç duyar. Peygamber Efendimizin (aleyhisselam) hacamatla ilgili çok sayıdaki hadisi şerifi hacamatın önemini göstermektedir: "Miraçta, Ya Muhammed (aleyhisselam) ümmetine kan aldırmalarını emret. Kan aldırmada sizin için şifa vardır' demeyen meleğe rastlamadım." "Hacamat, bütün hastalıklara şifadır." 'Tedavi olduğunuz şeylerin en hayırlısı hacamattır." "Kim hacamat yaptırırsa, herhangi bir tedavi görmemesinden, ona bir şey zarar vermez." "Boyundan ve kürek kemiği civarından hacamat olun....